türk ordusunun 9 eylül 1922 günü izmir'i tekrar ele geçirmesinden sonra başlayan, 4 gün süren büyük yangın. yunan ve ermenilerin şehri türklerin yaktığına dair kaynakları aşağıdadır.
yunan işgali sırasında şehirde bulunan şehre türk ordusunun girmesiyle 13 eylül 1922 günü izmir'den ayrılan george horton'un, emekliye ayrıldıktan sonra 1926'da yayınladığı asya'nın belası kitabı ve ermeni asıllı amerikalı yazar margaret dobkin'in 1971'de yayınladığı, batı kamuoyunu türklerin suçlu olduğuna inandıran önemli bir kaynaktır. yazarın ifadesiyle görgü tanıklarının anlatılarına dayalı olan ve yayınlandığı dönemde ingiliz sunday times gazetesi tarafından yılın kitabı seçilmiş bulunan, izmir 1922: bir şehrin yok edilişi adlı kitabıdır. hıristiyan nüfusun müslümanlarca sistematik imhasının ve büyük güçlerin suç ortaklığının bir anlatısı, izmir’in yanışının gerçek hikayesi olması bile kitabın hangi tezi savunduğunu göstermeye yeter.
bunlara karşılık şehri türklerin yakmadığına dair kitaplar da vardır. ilki dönemin izmir itfaiye şefi paul grescowich'in resmi raporudur. ikincisi ise yangın esnasında izmir'de bulunan amerikalı mühendis mark prentiss'in amerika'ya geri döndüğü zaman yangını çıkartanların türkler olduğunu görmesi üzerine amiral bristol’a yollayıp tarihi belge oluşturmasını istemesidir. rapor kongre kütüphanesi'nde bristol papers şeklinde tanımlanan ve tarih araştırmacıları açısından büyük önemi olan 33000 belgenin arasında yer almaktadır.
prentiss, greschovich’in bu anlatımlarına ve bazı şahit ifadelerine dayanarak ocak 1923’te amiral bristol’e sunduğu raporda ‘ermenilerin ve yunanlıların, elde ettikleri ganimetlerin türklerin eline geçmesini istemedikleri herkesçe biliniyordu. yangının çıkmasından günler önce. ermeni gençlerinden oluşan bir grubun izmir’i yakmak üzere organize edildiğini söyleyen raporların varlığıda biliniyordu” denmektedir.
türklerin, kendi ülkelerinin en kıymetli şehirlerinden birini sorunsuzca geri aldıktan dört gün sonra neden yakmak isteyecekleri anlam kazanmamıştır. sonra bilinmektedir ki yunanlar balkan savaşı sonunda 1912 de ellerine geçirdikleri selanik şehrindeki nüfusun büyük çoğunluğunu oluşturan türk bölgelerini, kasabalarını elinde tutmaktaydı. fakat 1917'de çıkan büyük yangın şehrin türk bölgesini neredeyse tamamen yok etmiştir. önceden böyle bir yangın deneyimi bulunan yunanlılar,bu deneyimlerini yunan ordusu batı anadolu'dan çekilmesinde de daha ufak türk şehirlerinde de uygulamışlardır. yunan ordusunun batı anadolu'da geri çekilirken sebebiyet verdiği yıkıma, ve izmir'de de, rum ve ermeni nüfus açısından, limanda onlarca müttefik (itilaf devletleri) savaş gemisinin varlığına dayalı bir uluslararası müdahale beklentisine dikkat çekilebilir.
azerbeycan ermeni savaşında, ermenilerin kaybettiği bölgelerden yangın çıkartarak terk etmesi ise yangının kimin çıkarttığını gözler önüne seriyor. -kaynak -