kimilerine göre en sağlam evlilik türü. ama bana göre hayatın geri kalanını yarım yaşamak. sanırım türkiye'deki standart ailelerde 25-30 yaşları arasındaki çocuklara aileleri tarafından en azından bir kere önerilmiştir.
bu fikre hiç sıcak bakamıyorum ama bu tarz evliliklerle oldukça mutlu olan (ya da görünen) arkadaşlarım da var. neden sıcak bakamıyorum:
1) karşı tarafla ben değil de ailem evlenmiş gibi hissederim. çünkü onlar benden önce görüp beğeniyor, az da olsa benden önce tanıyor.
2) karşı tarafla değil de ailesiyle evlenmiş gibi hissederim. zaten aileler işin içine girince asosyal, ezik ve içine kapanık yapım gereği bunalıyorum. görücü usulünde ise bu aile olayları tavan yapıyor.
3) kendin tanıyıp sevip evlenmek gibisi var mı?
4) bir müddet arkadaşlık yapmadan birini gerçekten sevmek imkansız gibi.
aristokratların, monarkların vs uzunca bir süre yaptıkları evlilik türü. 20. yüzyılda yeni yeni aşk evlilikleri yapmaya başladılar.
görücü usulü yine iyi aslında. mesela babanızın yaptığı bir anlaşma gereği görücü usulü bile olmadan biriyle evlenmek zorunda kalabilirsiniz. görücü usulünde yine "yok baba ya, bu kızı tutmadım" deme şansınız var. ama babanız mesela daha siz doğmadan bile "tamam. ateşkes kuralları gereği, doğacak olan oğlum senin kızınla evlenecek" falan diyebiliyor.*