ilkokula giderken yolumun üzerindeki binanın cephesinde bir manken katalog afişi asılıydı. erkek ve kadın manken ayrı ayrı ama aynı afişte fotoğrafları yan yana getirilecek şekilde poz vermişlerdi. mankenler batılı ve sarışın kumral tipteler. erkek manken elini çenesine dayamış, camdan ışığa doğru bakarak poz vermiş. kadın manken de sanki gece ortamında kumral ve dalgalı kıvırcık saçlarını savurarak poz vermiş, hafiften yukarı doğru bakıyordu. özellikle akşam üzeri eve varış saatleri karşı karşıya kaldığım, uzun süreli odaklandığım ve göz okşayıcı tarafı olan etkileyici bir görseldi. tabi her şeyin de sonu olduğu gibi, gün geldi, binanın yanına başka bir bina yapıldı. cephe kapandı, içimden de " vay anasını, bizim mankenler kayboldu gitti " diye de hayıflandım. o katalog hangi firmanın markasıydı aklımda yok. kimbilir nerelerdedir o mankenler. aklımda olsa internetten belki de arayıp tarayıp bulacağım. gucci miydi, vakko muydu, beymen miydi, artık kimbilir hangi firmaydı. ama benim nezdimde geçmişin hoş hatırası ve rengi olarak kaldı.
benim çocukluk anılarımın sonu hep dayakla bitmişti :)
evimizin yanındaki boş arazide çimento karma kamyonunun kasası vardı şundan kasanın arkası kaydırak gibi olduğundan üstten attığım terliğimin alttan çıkacağını düşündüm ama tabi ki çıkmadı ve eve tek terlikle gittim; temiz bir dayak...
bir keresinde de yerde 1000lira buldum şundan parayı mahallenin bakkalında arkadaşla beraber şekere çikolataya harcadım baya da almıştım bir kucak dolusu. eve geldim; en temizinden bir dayak...
daha çok var sonu dayakla biten çocukluklarım ama artık hepsi de derinlerde kaldı...
Aman aman bir çocukluk anım yok mal gibi bir çocukluk geçirmişim. Çocuk dediğin oyun oynar, eğlenir. Benim tüm aklımda kalan anılar şunlar evi yakma girişimleri, aileyi zehirleme girişimleri ve bir kere de komşunun torunuyla küstük diye arabalarının tekerleğinin havasını indirmemiz. Bunun haricinde iyi şeyler hatırlamıyorum pek eğlenceli olduğu söylenemez