en iyi pist arabası nedir? miata, hafta sonu için ucuz keyif arabası nedir? miata. soru ne olursa olsun cevap hep miata'dır. peki buraya nasıl geldi? bu kadar güzel yapan şey ne?
1962'de amerikalılar sean connery'i sunbeam alpine 2 'nin içinde dolaşırken izledi. araba o kadar küçüktü ki bir kolunuzu dışarı çıkarmak zorundaydınız. bu aşk hikayesi basit bir mantıkla başladı; keyifli, yere yakın, ucuz araba iyi hızlanan ve özgür ruhlu olmalıydı. amerikalılar o dönem pony ve muscle arabalarını seviyordu fakat piyasa daha elegant ve basit tasarımları olan ingiliz arabalarına da açıktı. burada bahsettim kulzos.com/... . fakat küçük bir problem vardı o dönemin ingiliz arabaları çok kötüydü. ingilizler bütün kaliteli metalleri nazi'lerle savaşmak için kullandı. buna bir de ahırda yapılmış kablo sistemleri de eklenince arabaları çalışır halde tutmak imkansız hale geldi.
1976'da bob hall , motor trend dergisinde japon arabaları uzmanı, mazda'nın arge şefi kenichi yamamoto ile tanıştı. yamamoto, hall'a mazda'nın geleceğini nasıl gördüğünü sordu. hall, ingiliz nostaljik roaster'ların ölümü hakkında konuşmaya başladı. dönemin ceo'su matsuda , ingiliz arabaları üreten japon markası fikrine sıcak baktı.
1981'de bob hall kendini mazda amerka'nın ürün geliştirme şefi olarak buldu. hall ve yamamoto hafif spor arabalar üretmek fikrini çılgınlar gibi tartıştı. peki hall hem japonların hemde amerikalıların kullanacağı roaster modeli için kime gidecekti? arabayı kim tasarlayacaktı? bu kültürleri tanıyan kim vardı? bu işi ancak mark jordan yapabilir.
mark jordan gm grubunun opel kolunu yöneten en başarılı yöneticilerden biriydi. roaster yapma fikri onu anında cezbetti. çok kısa sürede aracın tasarımı ortaya çıkmıştı ve 6 ay gibi bir sürede "offline 55" adıyla onaylanmıştı. mazda burada ilginç bir şey yapıyor; japonya ve amerika ekipleri birbirlerinden haberleri olmadan roaster tasarlamaya başlıyorlar. mazda sokaklara yeni konsept getirip bütün dünyada bu arabayı satmayı amaçlıyordu.
hall, tony montana'yı kuzey amerika tasarım şefi olarak getirdi. iki kafadar roaster yapma fikri için lotus elan 'dan ilham aldılar. aracı hem üstü açık hemde hardtop olarak kullanılmasını istediler ve ortaya konsept olarak duo 101 çıktı.
1984'de bütün planları toplayıp tokyo'ya giden hall, tokyo tasarım ekibinin iki fikri ile karşılaştı. bir önden çekişli önden motorlu spor araba veya ortadan motorlu arkadan itişli spor araba. yamamoto iki ekibin hamurdan modeller yapmasını istedi ve amerika ekibi kazandı.
japonların bu arabayı üretmek için bir felsefeye ihtiyaçları vardı. japonlar işte.. janbai attai; çok eski japon geleneği, at ve okçunun tek vücut olması gerektiği ile alakalıydı. bu felsefe ile mazda'nın üreteceği araba, olabildiğince kompak, 50:50 ağırlık dağılımı, önden motorlu ve arkadan itişli olmasını kesinleştirdi. mazda mx5 nihayet 1984 chicago araba fuarında görücüye çıktı. bayilerde yüzlerce sayfaya varan bekleme listeleri oluştu. insanlar akın akın bayilere koşuyordu.
mazda mx5, amerikadaki adıyla miata 14 bin doların altında çok uygun fiyata satılıyordu. üstü açık araban varken kimin klimaya ihtiyacı olur ki? radyo mu? lütfen, motor sesi varken.. miata'nın çok sevilmesinin diğer sebebi tamiri ve bakımı çok kolaydı. evinde ekipmanı olan herkes kitapçığa bakarak bu arabayı tamir edebilir. bütün bu kolaylık aracın daha rahat modifiye edilmesine olanak sundu. artık herkes konforlu, kullanışlı, güzel tepkileri olan roaster'a binebilirdi.
mazda'da miata'yı çok sevmişti 1991 yılında performans departmanı "m2" yeni model çıkardı ve miata 2 dediler. fakat sadece japonya'da satışa çıktı. m2 performans departmanı gördü ki miata pistler için yaratılmıştı.
ekim 1997 tokyo otomotiv fuarında mazda miata ikinci nesil tanıtıldı. bir başka adıyla "miata na ". biraz daha perfomanslı bu araç tasarlanırken mazda fd rx-7'den ilham alındı. detaylıca anlattım, kulzos.com/... bu modelde pop-up farlar yaya güvenliği sebebiyle kaldırıldı ve yerine sabit farlar geldi. aerodinamik yapısı düzeltildi. nasa (yarış organize edenler) miata için ayırca yarış organize etti. insanlar bu arabayla yarışmayı gerçekten sevmişti. m2 yarış departmanı artık mazdaspeed olarak değişti.
2004 yılında mazdaspeed, yeni turbo beslemeli modeli üretti. 178 beygir az geliyorsa üzülmeyin evde kendi başınıza 300 beygirlere ulaşabilirsiniz. ilk iki jenerasyon çok başarılı oldu ve avrupalı üreticiler bu modelle rekabet etmek zorunda kaldı. jaguar xkr ve audi tt , bmw z4 , porsche boxter ve nissan 350z bu miata ile rekabet etmek için üretildi hiçbiri miata'nın kadar başarılı olamadı. bakınız; kulzos.com/...
farklı şekil ve boyutlarda makyaj görerek üçüncü nesil miata 2005-2014 yılları arasında üretildi. fakat şöyle bir problem oldu. insanlar miata'nın iyi olduğunu biliyordu ve farklı şeyler denemek istiyordu. mazda bu modeli yeniden tasarlaması gerektiğini düşündü. dördüncü nesil miata 2016 yılında karşımıza çıktı. 10 cm kısa ve 90kg hafifledi. 6 ileri otomatik ve manuel şanzımanla alabiliyorsunuz. 150 beygirlik motorlu ile virajdan viraja atlayabilirsiniz. bunlara ek olarak mazda, fiat/chrysler ortaklığa giderek miata'dan fiat markasını da kurtarması bekleniyor.
eğlenceli, ucuz, hızlı. miata'nın olmadığı pist göremezsiniz.