ortalama ellişer dakikalık 8 bölümden oluşan polisiye konulu bir mini dizidir. midnattssol ismi ile de geçiyor. isveç'in doğası diziyi sırtlamış resmen. olaylar sıkmaya başladığında bir manzara gösteriyorlar büyülenmiş gibi bakıyorum. sıkıldığımı bilsem de bir sonraki manzara sahnesi için izlemeye devam ettim. diziden hoşuma giden görüntüler: [soz.lk/... görsel]
ayrıca isveç hakkında biraz genel kültür edinilebilecek bir dizidir. mesela isveç'te kızılderililer gibi asimüle edilmiş sapni diye bir toplum olduğunu ve bu toplumun ritüellerini öğrenmiş oluyorsunuz izlerken * . diziye mistik bir hava katmış.
dizide hem fransızca hem ingilizce hem isveççe konuşuluyor. sırf seyirci kazanalım diye gerçekçilikten taviz verip tüm dizi ingilizce yapılmamış. olması gerektiği gibi herkes kendi arasında kendi dilini konuşuyor. ama bu yüzden de fransız ingilizcesine maruz kalıyorsunuz. çok itici konuşuyorlar. o sahneleri hızlandırarak izlemek zorunda kaldım. dizi ağır ilerliyor ve sıkmaya başlıyor. üstüne bir de bazı oyunculuklar kötü olunca bir noktadan sonra hiç çekilmemeye başladı ama yine de bitirdim. en çok konuyla alakası olmayan ve karakterlerin özel hayatlarına değinilen sahnelerde sıkıldım. anlamıyorum niye böyle sahneler sürekli koyuluyor. yapıyorsanız bari güzel yapın da dizide olduğu gibi olayların akışını bozup heyecanımızı kaçırmasın. senarist çok güzel mistik bir hikaye ortaya koyabilecekken bunun sunumu ve işlenişi o kadar kötü yapılmış ki güzelim malzemeyi heba etmişler. kısacası izlenmese de olur. boş vakit geçirmelik, yoklukta izlenebilecek çerezlik bir mini dizi.